Büyücülük hakkında her şey Avrupa’da ve Osmanlı İmparatorluğu’nda Büyücülük kitabında
Bu kitapta Batılı anlamda bir cadı kimliğinin karşılığı yoktur. Osmanlı’da cadının temsil ettiği doğaüstü güçler, büyü ve kadınlık unsurları ele alınarak cadı ve cadının temsil ettiği unsurlar ve onlarla kurulan ilişkiler ele alınmaktadır.
Cadı her kadının içinde yaşayan, aynı zamanda dışlanmış, zarar görmüş ve aşağılanmış kadınlığı ifade eden bir kelimedir. Kadının içinde toplumun bastırmaya çalıştığı bilgelik vardır. Doğayı yok eden ataerkilliğe karşı kadınlarda var olan dişil şifadır.
Cadı, Doğanın dilini anlayan, onunla yaşayan, onun kaynaklarından yararlanabilen, Doğa bilgisine sahip bir kimlikten başka bir şey değildir. Ancak yüzyıllardır bastırılmış, dışlanmış ve aşağılanmıştır.
Sembol olarak cadı sadece güce değil aynı zamanda bedene, Doğaya ve dünyamızın döngüsüne de bağlı olan bir kadındır. Bize meyve ve tahılların yanı sıra kasırgaları, kuraklıkları ve çekirgeleri de getiren Doğa Ana’dır.
O, Gaia, Demeter, İsis ve zamanın başlangıcından bu yana tapınılan, bastırılan, şeytanlaştırılan ve kovulan diğer tüm tanrıçalardır.
büyücülük kimliği
Peki tarihin her döneminde, kadim kültürlerden bu yana karşılaştığımız bu kimlik Batı’ya özgü müdür? Tarihinde derin bir büyü geleneği olan Anadolu’da da Avrupa’daki gibi bir cadı kimliği var mı?
Tarih boyunca baskı altına alınan kadınlar, bir isyan eylemi olarak cadı olarak ortaya çıkmışlardır. Cadı, kendi kurallarına göre güce sahip olan bekar bir kadının arketipidir. Bir erkeğin karısı, bir çocuğun annesi ya da başka herhangi bir otoritenin uzantısı olarak tanımlanmaya ihtiyaç duymuyor. Cadı, her kadının içinde yaşayan dışlanmış, zarar görmüş ve aşağılanmış kadınlığın ifadesidir.
Sayfa: 144
Büyücülük kavramı
Büyücülük kavramı her ne kadar tarihsel bir olgu olarak görülse de sadece bu coğrafyayla sınırlı değildir. Osmanlı’ya bakıldığında büyücülükle suçlanan ve bu nedenle cezalandırılan kadınlar vardı, hatta bazı cadı olaylarından dolayı önlem bile alınmıştı.
Özge Özal
Yazar hakkında…
İstanbul’da doğan Özge Özal, ilk ve orta öğrenimini Özel Şişli Terakki Vakfı Okulları’nda tamamladı. İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde Tarih okurken, Sorbonne Üniversitesi’nde Fransızca okudu ve Erasmus eğitimini İskoçya’nın Edinburgh Üniversitesi’nde tamamladı.
Daha sonra İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde Kültürel Çalışmalar alanında yüksek lisansını tamamladı ve tezini “Büyücülük Kavramı ve Avrupa ve Osmanlı İmparatorluğu’nda Cadı Kimliğinin Temsilleri” üzerine yazdı. Ayrıca Kapadokya Üniversitesi’nde Turist Rehberliği alanında ikinci yüksek lisansını tamamladı.
İran, Mısır, Fas gibi ülkelerde rehber olarak çalışan Özge Özal, geçmişe olan ilgisinin ve merakının peşinde insanlara hikayeler anlatmaya, gezdiği yerlerden hikayeler toplamaya devam ediyor.
Sayfa için iletişim: